Sevgili arkadaşlarım sizlerle birşey paylaşmak istiyorum..
Geçen haftalarda bizim komşumuzun kızı vefat etti durduk yere ansızın gelen bir kalp hastalığı çocuğu aldı götürdü gerçek dünyasına..
Sizce bu küçük kızcağızın sucu günahı neydi 20 yaşında belden aşağısı tutmuyor ve ellerinde de problem vardı…çok acayip fakirlerdi babası iş olunca inşaata giderse giderdi…sadece şu 3-5 yıldır aile engelli çocuktan dolayı bakım parası ile 2 nefes alır olmuşlardı.
Ve bu kızı ilk okula giderken öğretmenleri arabalarıyla götürür getirirlerdi sırf Ayşe’de mutlu olsun diye… Şimdi bu Ayşe’nin suçu neydi bir adım bile yürüyemezdi çayını bile annesi içirirdi…Bu çocuğun tek dünyası kıytırık bir telefonla gün geçirmekti…Tek dünyası o telefondu..Ne bizler gibi giyinebiliyor ne gezebiliyordu…
Hatta annesine şu kelimeyi kullanmış bir insandı..”Anne beni düğünlere bayramlara götürme herkez bana acıyarak bakıyo ben utanıyorum….”
Ya bu Ayşe hepimize birer örnek aslında, hepimiz birer Ayşe değilmiyiz…Bu Ayşe’nin annesinin devamlı kucağında yada tekerlekli sandalyesinde sucu yok günahı yok ALLAHIN İZNİ İLEDE BİR NAMAZ BORCUNDAN BAŞKADA GÜNAHININ OLDUGUNU DÜŞÜNMÜYORUM….
Sizce biz engellilerin sucu günahı nedir sizce en mutlu görünenimizin ışıl ışıl olanımızın, gözlerimizin içi her daim gülenimizin bile içinde bir yara daima var…
Neden hep bir tarafımız eksik mutluluktan huzurdan yana…
Tamam Allah’a güvencimiz sonsuz…ondan gelene bişey demeye hakkımız yok…o istedi hepimiz buradayız engelli olarak…
Peki neden ruhumuz üzgün…Ayşe gibi
Yazar: Nur Kılıç
UYARI:Bu köşe yazısının telif hakları Nur Kılıç‘a ve yayın hakları engelsizdunyam.org’a aittir. “www.engelsizdunyam.org” biçiminde aktif bağlantı kurularak, açık kaynak gösterilmek kaydıyla içerik kullanılabilir. Açık kaynak göstermeden yapılan alıntılar için yasal takip yapılacaktır. ©
Engelli kardeşlerimiz Allah'a olan inançları ve sabırları, tevekkülleri olduğu halde neden üzgünler acaba? Bu sorunun cevabı kendilerini engelsiz zanneden insanlardır.